İçindekiler
Özel hukuk işlemlerinde kişinin karşısına çıkan tereke nedir? sorusu ilk bakışta karışık gelebilmektedir. Ancak tereke, miras bırakanın ölümünden sonra ne kadar mal varlığına sahip olduğunun belirlenmesi üzerine açılan dava türüdür. Miras bırakan kişinin şahsına ait olmayan ve devir edilebilen tüm mallar hukuki bir kapsamda ele alınmaktadır.
Tereke davası mirasçının herhangi bir hak kaybına uğramaması için açılmaktadır. Mirasçının mal varlıklarının her birisi kayıt altına alınmaktadır. Tereke dosyası nedir sorusu mal varlıkların kayıt altına alındıkları defterler olarak ön plana çıkmaktadır. Muhafazası mümkün olmayan mallar satılarak paraya çevrilmekte ve bankaya yatırılmaktadır. Aynı zamanda ziynet eşyası varsa bunlarda kasada saklanmaktadır.
Tüm bunların yazıldığı yer tereke defteridir ve tereke defteri nedir sorusuna bu şekilde cevap verilebilir. Terekeye dahil edilmeyen hak ve alacaklar şunlardır;
Tereke davasının açılabilmesi için tereke ne demek şeklindeki soruların detaylı bir şekilde cevaplanması oldukça önemlidir. Tereke, miras bırakanın mal varlığıdır ve bu mal varlığının mirasçılara geçerken hangi hukuk işleri kapsamında değerlendirileceğinin belirlenmesidir. Mal varlığının neleri kapsadığını öğrenebilmek için gerçekleştirilen hukuki işlemler tereke tespiti davası olarak tanımlanmaktadır.
Miras bırakan kişinin ölmesi halinde mirasçılar arasında miras paylaşımı yapılmaktadır. Miras paylaşımının olabilmesi içinde terekenin tespit edilmesi gerekmektedir. Tereke tespit davası nedir sorusuna verilecek en net cevap ise mirasçının hak ve alacakların tespitinin sağlanması üzerine açılan dava türüdür denilebilir.
Tereke davasını, mirasçılardan her birisi açabilmektedir. Tek bir mirasçının talepte bulunması bu dava türü için yeterli olmaktadır. Dolayısıyla mirasçıların birlikte hareket etmesine gerek duyulmamaktadır. Tereke tespit davasının açılmasının tek nedeni mal varlığının tespiti değildir. Bu mal varlıklarını tespit ettikten sonra kayıt altına alınması ve korunmasını sağlamakta bu davanın içeriğine girmektedir.
Mirasın paylaşımı esnasında mirasçıların zarara uğramaması için mal varlıkları doğru bir şekilde tespit edilmelidir. Tespit edilen mal varlıkları tereke defteri içeriğine kayıt edilmekte ve mirasçıların miras üzerinde neler yapabileceklerine ilişkin rehberlik sağlanmaktadır. Tereke satış ne demek sorusuna yönelik olarak tereke defteri veya dosyası örnek gösterilebilir.
Tereke davasında mirasçının talebi üzerine Sulh mahkemesi hà¢kimi tarafından terekenin içerisinde mal ve hakların devlet eliyle korunması için önlemler alınmaktadır. Bu önlemler şunlardır;
Tereke nedir hukuk alanında detaylı bir şekilde cevaplandıktan sonra tereke temsilcisi kavramının içeriğine bakılabilir. Miras bırakanın ölümüyle mirasçılar tereke üzerinde mal varlığı hakkına sahip olmaktadır. Bu mal varlığı üzerinde herhangi bir anlaşmazlık çıkması durumunda Sulh Hukuk Mahkemesindeki görevli hakim, mirasçılar arasından birisinin talebine göre tereke temsilcisi tayin edebilmektedir.
Temsilcinin tayin edilmesi miras durumuna etki etmemektedir. Yalnızca yetkili olan kişi terekeyi idare etmektedir. Mirasçıların kararına göre tereke temsilci aralarından veya dışarıdan seçilebilmektedir. Ancak böyle bir durum söz konusu olmadığı durumlarda mahkeme temsilci atayabilmektedir. Tüm bunların yanı sıra miras bırakan ölmeden önce hazırladığı vasiyetnamesinde tereke temsilcisi belirleyebilir. Bu temsilci, terekeyi hem miras bırakan hem de mirasçılar için yönetmektedir.
Miras üzerindeki ortaklık hususunda ve işleyişinde herhangi bir sıkıntı yoksa ve mirasçılar arasında da uyuşmazlık gibi durumlar görülmüyorsa tereke temsilcisinin atanmasına gerek duyulmayabilir. Ancak bir mirasçının temsilci ataması mal varlıkları konusunda sorun olduğunu açıkça göstermektedir.
Tereke temsilcisinin yetkileri şunlardır;
Tereke ve tereke ile ilgili en önemli sorulardan bir tanesi tereke davası ne kadar sürer olmaktadır. Tereke davasının süresi hakkında belirli bir zaman dilimi söylemek bazı faktörlere göre oldukça zordur. Bu faktörler şunlardır;
Bu faktörlerin her birisi davanın süresini büyük ölçüde etkilemektedir. Ayrıca açılan davanın hukuki dayanağa sahip olması dava süresini kısaltmaktadır.
Dava süresinin daha çabuk belirlenmesi ve sürdürülebilmesi için bir avukattan yardım alınmalıdır. Deneyimli avukatlar sayesinde dava sürecini yönetmek kolaylaşmakta ve kısa sürede sonuç almayı sağlamaktadır. Tüm bunlara ek olarak tereke tespit davasının süresine dair yaklaşık bir zaman dilimi vermek gerekirse bu sürenin 2 ay ve 2 yıl arasında değişiklik gösterdiğini söylemek mümkündür.
Tereke ile ilgili işlemler hakkında mirasçılar bir temsilci tayin edebilmektedir. Aynı zamanda temsilci tayin etmeyi mahkemede gerçekleştirebilmektedir. Mirasçılar, mirasın açılabilmesi için tereke malları üzerinde birlikte hareket etmektedir. Dolayısıyla tereke mallarının yönetimi ve bu mallarla ilgili yapılacak her türlü işlem için kendi aralarında anlaşabilir.
Terekeyi yönetmek için bir temsilci atanması hukuksal bir işlemdir ve tüm mirasçıların oy birliğine ihtiyaç vardır. Taraflar arasındaki uyumsuz gibi durumlar dolayısıyla tereke temsilcisi yetkili mahkeme tarafından atanmaktadır. Ancak tereke temsilcisinin belirlenmesinden ve değiştirilmesinden önce tüm mirasçıların görüşlerinin alınması gerekmektedir.
Mirasçıların her birisi temsilciler hakkında öneride bulunabilmektedir. Tereke temsilcisinin değiştirilmesi için mirasçılar tek başına hareket edememektedir. Terekeye el birliğiyle sahip olan mirasçılar yine el birliği ile tereke temsilcisini değiştirebilmektedir.
Her bir mirasçının açabileceği tereke davasına ilişkin süreçler miras bırakanın son yerleşim yerinde bulunan Sulh Hukuk Mahkemesinde açılmaktadır. Miras bırakan kişinin ölmeden önce yaşadığı yerdeki mahkemede dava açılmazsa ret sonucu ile karşılaşılmaktadır. Bu durumda mirasçıya zaman kaybettirmektedir.
Söz konusu davayı yürütecek mahkeme 6100 sayılı hukuk mahkemeleri kanunu 383. Maddede belirtilmektedir. Dolayısıyla herhangi bir istisnai durum olmadıkça tereke davasında yetkili mahkeme Sulh Mahkemesidir.
Tereke davasının ne kadar süreceği davanın açıldığı mahkemenin yoğunluğuna göre değişmektedir. Dolayısıyla bu tereke davası süresi ile ilgili garanti bir zaman dilimi verilememektedir. Yoğunluğun yanı sıra dava süresini etkileyen başka unsurlarda vardır. Bu unsurlar; temelsiz ve hukuki dayanaktan yoksun açılan davalar ve terekeye dair yürütülen tüm süreçtir. Bu durumların her birisi davanın süresinin uzamasına neden olmaktadır. Dava süresinin kısaltılabilmesi için deneyimli avukatlardan yardım alınmalıdır.